15 Ocak 2012 Pazar

Soğukta Ki Martının Baka Kaldığı..

Dünü düğüm eden, bugünü hiçe saymıştır. Bu nedenledir ki, son sigarama dokunma Neriman !

Birgün çıkıp geldiğinde; senide vurur beni de !

Altın günü tertip edenlerden seçelim,
Temiz çamaşırlarına sponsor misali.
Geçip kendinden bizlere kattıkları,
Yaşayamadı işte, gönlünden kopup gideni.
Varmayın üstüne,
Kullanamaz bu son treni !

Evin en temiz köşesinde bir kirli sepeti,
Bardağından dinmiyor su, gördün mü ?
Alıp yanına beni de götür diyeni,
Geride kalanlara sabır diliyor, bildin mi ?

Odanın karamsarlığı dururken yanıbaşında,
Susadığını söyleme sen yine de.
Işıktan kimse rahatsız değil.
Üçer beşer doldur kadehimi,
Su değil bu içtiğim.

Rahatın rahatsızlık kaybı sonucu doğduğunu, aslında ellerimiz olmasaydı muhakkak başka bir duyu organının bizlere nasip edileceğini, herkesin yerini doldurabilecek birilerinin olduğunu, çayın çatalla karıştırılmayacağını...

Kırklı yaşlarda bir kadın düşünün.
Sonra unutun.
Nasıl olsa, o da hiç birşey hatırlamıyor !
Hastalık yaşa bela !

Nice kart yaşlara, Aykut

sandalyelerin kalabalık yalnızlığı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder